Bir sabah Şirin Köyü’ne güneş her zamankinden daha parlak doğmuştu. Şirin Baba, elindeki büyülü dürbünle ormanı incelerken, uzaklarda parlayan gizemli bir ışık fark etti. Hemen köyün merkezine gidip tüm şirinleri topladı. "Şirinler!" dedi heyecanla. "Ormanın derinliklerinde daha önce hiç görmediğim bir ışık var. Bu belki de eski Şirin efsanelerindeki Işık Kristali olabilir!"
Gözlüklü Şirin hemen not defterini çıkararak bilgileri kaydetmeye başladı. Usta Şirin, yanına bazı aletler alarak olası tehlikelere karşı hazırlıklı olmalarını önerdi. Şirine ise heyecanla saçını tarayıp çantasına böğürtlenli kurabiyeler doldurdu. Böylece Şirin Baba önderliğinde küçük bir keşif grubu yola koyuldu.
Ormanın derinliklerine ilerledikçe ağaçlar sıklaştı ve hava serinledi. Şirinler birlikte şarkılar söyleyerek yürürken birdenbire gökyüzü karararak bulutlar toplandı. “Bu bir tuzak olabilir,” dedi Şirin Baba temkinli bir sesle. Tam o anda, bir çalıdan tanıdık bir kahkaha yükseldi. Evet, tahmin ettikleri gibi Gargamel ve kedisi Azman gizlice onları takip ediyordu!
Gargamel, Şirinleri yakalayarak onların özünü kullanmak istiyordu. Ancak Şirinler kolay lokma değildi. Hemen bir plan yaptılar. Şakacı Şirin, cebinden çıkardığı duman bombasıyla etrafı sisle kapladı. Bu sayede Şirinler farklı yönlere kaçışarak Gargamel’in planını alt üst etti. Azman ise bir ağaca tırmanırken dengesini kaybedip su birikintisine düştü!
Şirinler kaçarken ışığın kaynağına da yaklaştılar. Sonunda büyük bir açıklığa ulaştılar ve ortada parlayan kristali gördüler. Kristalin enerjisi öyle güçlüydü ki yaklaştıklarında tüm yorgunluklarını alıyor, içlerini mutlulukla dolduruyordu. Şirin Baba, kristali yerinden oynatmamaları gerektiğini, bunun ormanın dengesini sağlayan kutsal bir taş olduğunu söyledi.
Şirinler, Işık Kristali'nin bulunduğu yeri korumaya karar verdiler. Usta Şirin, çevresine koruyucu bitkiler ekti, Gözlüklü Şirin özel bir harita çizdi, Şakacı Şirin ise yakına tuzaklar kurdu. Bu sayede kristal, hem korundu hem de Gargamel gibi kötü niyetlilerden uzak tutuldu.
Akşam olduğunda Şirinler köye geri döndü. Hepsi maceranın yorgunluğuna rağmen çok mutluydu. Şirin Baba, ateşin başında herkese hikâyeyi anlattı ve “Birlikte çalışırsak, hiçbir güç Şirinler’i yenemez!” dedi. Şirinler de hep bir ağızdan “Şirin gücü birliği!” diye bağırarak günü neşeyle sonlandırdılar.